7 Ağustos 2014 Perşembe

Herankoli

Kapalı balkonum, filtre kahvem, sarma sigaram
Bir umutla salınan gençliğimiz
Savaşım içinde, oradan oraya

Biliyorum şimdi attın bacak bacak üstüne, masa altında
Ne geçiyorsa aklımızdan, yarısı aklımızda
Hava bulutlu, hava basık, hava koyu
Balkondan kısıtlı miktarda duman fışkırıyor

Gayet iyi bilirsin,
Bu dumanları sıkışmışlığımıza borçluyuz.
Düz giden bir doğru gibiyiz 
Duvarı ittirir gibi bir haldeyiz, yorulmakla kalan
Yuvarlak, dört ayaklı, hafif, beyaz bir masada
Güneşin yan binanın gerisine gidişini kutlayan insancıklara benziyoruz.

Bilmiyorum yarın nasıl oturursun iş yerinde, sorgusuz
Amirin kalk demeden ilk ne zaman kalkarsın
Düşlerinde var mıdır yarın işe soyunmak
Yatağa girmezden zihnin işgal altında

Bu bir nazım değil, düşlerin iz düşümü
Hayat öyle anında ki tutulmuyor her yanı
Biz dur desek de hava kararıyor
İçerisi doluyor bir şekilde soğukla
Sıcağın karşılığı var ısınınsa yok
Belki de vardır, ona üşü diyelim
Biraz olmadı ama yine üşü diyelim

Bu sefer biraz olsun beni sorgulamayınız
Yatmaya gidiyorum o masadan yapyalnız
Kırmadım kırılmadılar varmış elbet hikmeti
Arkamda ne bıraktıysam şüphe yok hep plastik

Şimdi uyuyorum gözlerim kapalı
Tekrar ediyorum bu bir nazım değil
Ya da yineliyorum
Yeniliyorum
Yeni..

6/4/14

Hiç yorum yok: