9 Mart 2010 Salı

Gardiyan olaydım

Parmaklıkların iki yanı suskunluğu
Şurada şu an, hangimiz özgür

Korkma
Dışa gittiğin vakit seni düşünmem
Nasılsa herşey görünmez dışarı
Yansırsa yüzümde biraz kabahat

Kızma
Burası dıştan güvenli gayrı
Ara lambaları bütün gece yanık
Kiminin içi donuk, gözü kapanık

Aldırma
Türkü yaka yaka bitiyor günler
Tutabilmek önemli her işin ucundan
Üç günden sonra unuttum mahpusluğu

Keşke,
Ben de gardiyan olaydım
Ama yok, Onca yıl, gidip gelmeli
Ağır gelir burda yaşamak

Burda üç günde atılır sıkıntılar
Biz otururuz hergün, onlar toplar

Adam dediğin

Gül isterler can verir
Güzele mercan verir
Güne heyecan verir

Adam dediğin nedir
Kırk yıla kalmaz erir

Zor işinin adıdır
En meşhur yer adıdır
Dostunun kanadıdır

Adam dediğin nedir
Kırk yıla kalmaz erir

Yollar biter an gelir
Yüzün döker kan gelir
Her mevzu yaman gelir

Adam dediğin nedir
Kırk yıla kalmaz erir

Yalvarırım izin ver

yalvarırım
bulaşma bana artık
görüyorsun ya
kuru gül yaprakları ortalıkta, dağınık
camlar parçalı, üstelik kalp de kırık
bilmezdim bu denli mahşer, böyle kıyamet
ben olsam itelemezdim böyle birikimi
emeğim emekliliğim, sevgim sigortam
sandıklarım sanrılarımmış meğer

oy benim yutkuntum
yalvarırım, oy beni
köy elmasından hallice,
yere düşmüşüm, o gelmeden önce
iç dış, yer yer çürük
amalgam kokar ağzım, tıkınırken sızlar
üstelik darbesi parçalı, üstelik kalp de kırık

soruyorum epeydir
neden onarırlar beni
garaj arabasıyım kısmen, varsın aküm olmasın
doktordanım, temizim
doktor neciyse ben de ondanım

yalvarırım
hastane köşelerinde tutma beni
bilirsin, koridorlar gül kokmuyor
ilaç tanıtımları ve oniki parmak bağırsakları
nasırlar ve terlikler, hastanın ayağında
bilmezdim bu denli mahşer, böyle kıyamet
ben olsam ben olmazdım bu zamanda burada

ah benim sümkürüğüm
gah nezleden, gah hüzünden
reçetem "ruh haline bakılmaksızın"dır
belki de ruh halime bakılmak sızımdır

yalvarırım
bitir bu ıstırabı
salınmak istiyorum acilden çıkıp
acilen yollara düşmek istiyorum
ezilmeden düşmeliyim ki ezilmeyeyim
reçetelere konu olmak değil arzum
ve gazete köşeleri de dolu sayılır
hevesim kursağımda bir kırık kalptir
yutkuntuyla içe gidesi gelir, niyetlidir

yalvarırım izin ver
görüyorsun ya izin istiyorum
ipler senin elinde
ve arabalar,dümenler
senler, benler
ve diğerleri yer yer
izin ver, izin vereyim, izin versinler...

Yalan ki kitaplarda yazmaz

bırak git beni, puslara koş
yalana yer yok burada, üstelik başucumsa
öylece bırak git, değeri düşsün ki
kanabil kurgularına, uzaklaştıkça

nasıl yalanlıyorsun?
ağlayan bir bebeği
duygu mu çıkar mı ön planda
sana göre çoktan belli

yeterince kaynak yok tabi
aynı bu sözlerin vaziyeti gibi
kitaplarda yazmaz gerçi
sana beslediğim sevgi